Derneğimiz üyelerinden Emekli 1. Sınıf Emniyet Müdürü Sayın Nursel Soyuer GÜNDÜZ'ün yıllar önce yaşamış olduğu bir Polis Memurunun şehit düşme anısını, Gazeteci  Saygı ÖZTÜRK 16 Ocak 2024 tarihli köşe yazısında aynen şöyle anlatmış; 


SON NEFESİNİ BÖYLE VERDİ

Emniyet Genel Müdürlüğü’nden 1. Sınıf Emniyet Müdürü olarak emekliye ayrılan Nursel Soyuer Gündüz’ün anlattığı bir şehit öyküsü de tam anlamıyla can yakıcı. Nursel Hanım, ünlü şarkı sözü yazarı, gazeteci rahmetli Halil Soyuer’in kızı. 12 askerimizin şehit edilmesi olayı kuşkusuz O’nu da çok üzdü. Yıllar önce yaşadığı ve hiç aklından çıkmayan “Şehit anısını” bize şöyle anlattı:

“Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde nöbetçi müdürdüm. Diyarbakır’da PKK operasyonunda ağır  yaralanan bir polis memurumuz uçakla Ankara’ya gönderildi. Hemen hastaneyle görüşüp hazırlık yaptırdım. Memurumuz Esenboğa’dan ambulansla hastaneye getirildi. 20’li yaşlarda bir evlattı. Kendinde değildi.

Acil serviste gerekli müdahale yapıldı. Bir emniyet müdürümüzün yeğeni olduğunu da öğrenmiştim. Yaralı polisimin ailesi Düzce’den yola çıktı. Ben, onlar gelinceye kadar elini tutarak başından hiç ayrılmadım. Sürekli, ‘Evladım annen, baban yoldalar. Dayan, gelmek üzereler’ diyordum. Ben böyle konuşuyorum ama yaralımız hiç tepki vermiyordu.

OĞLUNU ÖPERKEN TAM O SIRADA

Annesi babası geldi. Babası, oğluna sarıldı, öptü, sonra gözyaşı dökerek, feryat ederek odadan çıktı. Annesi oğlunun üzerine kapanmıştı. Öptü, öptü. İşte tam o sırada vücudu tepki verdi. Gözleri hiç açılmadı. Annesinin elini sıktı ve son nefesini verdi.”

 Nursel Hanım, o anı hiçbir zaman unutmadı. Her şehit cenazesinde, bayraklı tabuta sarılan annelerin acısını, aynı o günkü  gibi yaşıyor.  Dün konuştuğumuzda, “Türkçe’mizde çok zorlandığımız durumlar için, ‘anamız ağladı’ deriz. ‘Yeter artık, yeter’ deyim değil, gerçekten analarımız ağladı. Yettiniz gariiii..Yeter, yeter  ağlatmayın analarımızı artık.

Yüreklerdeki  cam kırıkları biraz oynatılınca hemen kanatmaya başlıyor yaraları. Hepsinin anıları önünde saygıyla eğiliyorum” dedi